Loading...
Larger font
Smaller font
Copy
Print
Contents

Geçmişten Sonsuzluğa - 1. Cilt

 - Contents
  • Results
  • Related
  • Featured
No results found for: "".
  • Weighted Relevancy
  • Content Sequence
  • Relevancy
  • Earliest First
  • Latest First
    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents

    Halk Yiyecek Et İstiyor

    Üç günlük yolculuktan sonra açıktan açığa şikayetler başladı. Musa'nın yönetiminde kusur bulan karışık kalabalık bu konuda öncülük etti. Hoşnutsuzluk bulaşıcıdır; nitekim kısa sürede bütün ordugah yakınmaya başladı.1GS 209.4

    Yiyecek et konusunda tantana yaptılar. Aralarında bulunan Mısırlıların çoğu zengin yiyeceklere alışkındı ve ilk yakınanlar bunlar oldu.1GS 209.5

    Tanrı onlara man sağladığı gibi kolaylıkla et de sağlayabilirdi. Oysa Tanrı'nın amacı onların ihtiyaçlarına uygun düşen yiyecekler sağlamaktı. Çarpık iştaha sahip olan halk, insan sağlığına uygun düşen yiyecekleri yemeyi öğrenmeliydi. Tanrı'nın Aden'de Adem ve Havva'ya verdiği yeryüzünün meyvelerinden zevk almalıydılar. Bu nedenle İsrail halkı hayvan etinden bir süre için yoksun kaldı.1GS 209.6

    Şeytan, halkın bunu haksızlık ve zalimlik olarak görmelerini sağladı. Dizginlenmeyen midenin benliğin işlerine kapı açacağını biliyordu. İnsanları bu yolla denetlemesi daha kolay olacaktı. Hav- va'nın yasak meyveden yemesini sağladığından beri insanları mide sayesinde günaha düşürmeyi başarmıştı. Yiyecek ve içecekte kontrolü kaybetmek ahlaksal sorumlulukların ihmal edilmesi için zemin hazırlar.1GS 209.7

    Tanrı İsraillileri Mısır'dan çıkartarak Kenan diyarında pak, kutsal ve mutlu bir ulus yapmak istemişti. Midelerini tutmayı öğrenselerdi, aralarında hastalık ya da zayıflık görülmeyecekti. Soyları be-densel ve zihinsel bir güce sahip olacak, gerçekleri açık bir şekilde kavrayacaklar, her şeyi doğru ve sağlam bir görüşle değerlendireceklerdi.1GS 210.1

    Mezmurcu şöyle diyor: “Canlarının çektiği yiyeceği isteyerek içlerinde Tanrı'yı denediler. Tanrı çölde sofra kurabilir mi?’ diyerek, Tanrı'ya karşı konuştular. Bak, kayaya vurunca sular fışkırdı, dereler taştı. Peki, ekmek de verebilir mi, et sağlayabilir mi halkına?’ Rab bunu duyunca çok öfkelendi” (Mezmur 78:18-21). Halk Tanrı'nın yüceliğine, gücüne ve merhametine tanık olmuştu, buna rağmen inançsız ve hoşnutsuz olması suçunu daha da artırdı. İsrailliler Tanrfnın yetkisine boyun eğeceklerine ant içmişlerdi. Bu yüzden halkın yakınmaları ‘isyan’ anlamına geliyordu; İsrail'in daha sonra anarşiden ve yıkımdan korunması, şimdi uygun bir şekilde cezalandırılmasını gerekiyordu. “Rab bunu duyunca öfkelendi, aralarına ateşini göndererek ordugahın kenarlarını yakıp yok etti.” Şikayet edenler buluttan gelen şimşekle yandılar.1GS 210.2

    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents