Loading...
Larger font
Smaller font
Copy
Print
Contents

Geçmişten Sonsuzluğa - 2. Cilt

 - Contents
  • Results
  • Related
  • Featured
No results found for: "".
  • Weighted Relevancy
  • Content Sequence
  • Relevancy
  • Earliest First
  • Latest First
    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents

    Bölüm 58—Kurtarıcının Gelişi

    İlk ana babamızın Aden'deki evlerini terk edişinden İnsanoğlunun günahkarların Kurtarıcısı olarak göründüğü tarihe dek geçen yüzyıllar boyunca insanlık tarihi 'sıkıntı ve koyu karanlık' içinde Kurtarıcının insanları günahın ve mezarın tutsaklığından kurtarmasını beklemiştir.2GS 401.1

    Bu ümide ilişkin ilk belirti Adem ve Havva'ya verilmiş, Rab Aden'deki yılana şöyle ilan etmiştir: ''Seninle kadını, onun soyuyla senin soyunu birbirinize düşman edeceğim. Onun soyu senin başını ezecek, sen onun topuğuna saldıracaksın” (Yaratılış 3:15).2GS 401.2

    Günahlı çift bu sözcükleri dinlerken içlerinde ümit ışığı yanmıştı. Şeytan'ın gücünün kırılacağına ilişkin peygamberlik, günah yoluyla etkin olan yıkımdan kurtuluş vaat ediyordu. Yahve'nin açık buyruğuna karşı gelerek düşmanlarının ayartıcı etkisinin altına girdikleri için acı çekmeleri gerekse de tam bir ümitsizliğe teslim olmak zorunda değildiler. İsa Mesih onların günahları için kendisini feda edecekti. Onlara bir süre koşullu özgürlük tanınacak, ardından Mesih'in kurtarıcı gücüne iman aracılığıyla yeniden Allah'ın çocukları olacaklardı.2GS 401.3

    Şeytan, insanı söz dinleme yolundan döndürmekte başarılı olduğu için bu dünyanın ilahı haline gelmişti (2.Korintliler 4:4). Bir zamanlar Adem'in olan egemenlik artık Şeytan'ın eline geçmişti. Ne var ki İsa Mesih günahın cezasını ödemek için bu dünyaya gelmeyi ve yalnızca insanı kurtarmakla kalmayıp kaybedilen egemenliği de ona kazandırmayı tasarlıyordu. Mika bu olayı peygamberlik sözüyle önceden bildirmiştir: “Ve sen, sürünün gözetleme kulesi olan ey Siyon Kenti'nin doruğu, eski egemenliğine kavuşacaksın. Ey Yeruşalim, krallığını yeniden elde edeceksin” (Mika 4:8). Elçi Pavlus da 'Allah'a ait olanların kurtuluşu' derken yine aynı gerçekten söz etmektedir (Efesliler 1:14). Mezmurcu insanın ilk mirasının kendisine verilmesine ilişkin şöyle demiştir: “Doğrular ülkeyi miras alacak, orada sonsuza dek yaşayacak” (Mezınur 37:29).2GS 401.4

    İsa Mesih'in Kurtarıcı ve Kral olarak gelişiyle ilgili bu kurtuluş ümidi insanların yüreklerinden asla eksilmemiştir. Başlangıçtan beri bazılarının imanı şu anın gölgelerini aşarak geleceğin gerçekliklerine ulaşmıştır.-Adem, Şit, Hanok, Metuşela, Nuh, Sam, İbrahim, İshak ve Yakup - Rab bu ve bunlar gibi değerli insanlar aralığıyla isteğini bildirmiştir. Seçilmiş halk olan İsrailliler aracılığıyla dünyaya Mesih vaadi verildiği gibi Allah yasasının ilkeleri de açıklanmıştır. Allah İsa Mesih'i insanlık uğruna kurban olarak sunarak kurtuluş sağlamayı öngörmüştür.2GS 401.5

    İsrail'in ümidi İbrahim çağrıldığı zaman verilen vaatle belirtilmiş, sonra da onun soyuna tekrar tekrar bildirilmişti: “Yeryüzündeki halkların hepsi senin aracılığınla kutsanacak” (Yaratılış 12:3). İnsanlığın kurtuluşuyla ilgili tanrısal vaat İbrahim'e açıklanırken doğruluğun güneşi onun yüreğinde parlamış ve karanlık dağılmıştı. En sonunda Kurtarıcının kendisi yeryüzünde yaşarken ve insanlara seslenirken Yahudi atanın parlak ümidine tanıklık etmişti: “Babanız İbrahim günümü göreceği için sevinçle coşmuştu. Gördü ve sevindi'' (Yuhanna 8:56).2GS 402.1

    Aynı kutlu ümit, ata Yakup'un oğlu Yahuda'yla ilgili sözlerinde görülmektedir.2GS 402.2

    Yahuda, kardeşlerin seni övecek,
    Düşmanlarının ensesinde olacak elin.
    Kardeşlerin önünde eğilecek.
    Yahuda bir aslan yavrusudur.
    Oğlum benim! Avından dönüp yere çömelir,
    Aslan gibi, dişi bir aslan gibi yatarsın.
    Kim onu uyandırabilir?
    Sahibi gelene kadar
    Krallık asası Yahuda'nın elinden çıkmayacak,
    Yönetim hep onun soyunda kalacak,
    Uluslar onun sözünü dinleyecek (Yaratılış 49: 8-10).
    2GS 402.3

    Dünyanın kurtarıcısının gelişi vaat edilen ülkenin sınırlarında Balam'ın peygamberliğinde tekrar dile getirilmişti.2GS 402.4

    Onu görüyorum, ama şimdilik değil,
    Ona bakıyorum, ama yakından değil.
    Yakup'tan bir yıldız çıkacak,
    İsrail'den bir önder yükselecek.
    2GS 402.5

    Moavlılar'ın alınlarını,
    Şetoğulları'nın başlarını ezecek (Sayılar 24:17).
    2GS 403.1

    Allah'ın, günahlı insanlığın kurtuluşu için İsa Mesih'i gönderme tasarısı Musa aracılığıyla İsrail'e hatırlatılmıştır. Peygamber ölmeden önce şöyle duyurmuştur: “Allahınız Rab size aranızdan, kendi kardeşlerinizden benim gibi bir peygamber çıkaracak. Onu dinleyin.” Musa Mesih'in etkinliğine ilişkin İsrail'e açık bir öğretiş vermiştir: “Onlara kardeşleri arasından senin gibi bir peygamber çıkaracağım. Sözlerimi onun ağzından işiteceksiniz. Kendisine buyurduklarımın tümünü onlara bildirecek” (Tesniye 18:15,18).2GS 403.2

    Ataların döneminde Allah'a tapınmakla ilintili kurban sunuları Kurtarıcının gelişine tanıklık ediyordu. İsrail'in tarihindeki bütün tapmak hizmetleri için de aynı şey geçerlidir. Buluşma Çadırındaki etkinlikler ve sonraki tapınak işleri Kurtarıcı, Kahin ve Kral olan Mesih'in gelişine ilişkin büyük gerçeklerin gölgeleri ve örnekleri gibidir. Halkın zihni yılda bir kez Mesih ile Şeytan arasındaki büyük mücadelenin olaylarına, evrenin günahtan ve günahkarlardan temizlenmesine ilişkin gerçeklere yöneltilirdi. Musa'nın öngördüğü törenler ve sunular, çok daha yetkin olan göksel gerçeklere işaret etmektedir. Yeryüzündeki tapmak şimdiki çağ için bir örnektir. İnsanın değil, Rab'bin kurduğu asıl tapmak göklerdedir. Yüce başkahinimiz asıl tapınağın gerçek hizmetkarıdır (İbraniler 9:9, 23; 8:2).2GS 403.3

    Rab, Aden'deki yılana “Onun soyu senin başını ezecek” dediği günden beri Şeytan dünyada yaşayanların üzerinde tam bir egemenlik süremeyeceğini bilmektedir (Yaratılış 3:15). Adem ve oğulları Allah tarafından belirlenen törensel kurbanları sunmaya başladıktan sonra Şeytan bunlara bakarak yeryüzü ve gökler arasındaki iletişimin bir simgesi olduğunu anlamıştır. Allah'ı ve Kurtarıcıya işaret eden törenleri yanlış temsil etmek için yılmadan gayret göstererek insanlık ailesinin büyük bir kısmını kendi saflarına çekmeyi başarmıştır.2GS 403.4

    Allah kendi sevgisinden kaynaklanan Armağanla insanlığı kendisiyle barıştırırken insanlığın düşmanı Allah'ı insanlığa yanlış anlatarak O'nun insanlığın yıkımını arzuladığını öne sürmüştür. Böylece Allah'ın sevgisini açıklamak için Göklerin tasarladığı kurbanları ve ilkeleri saptırmıştır. Günahkarlara armağanlar ve iyi eylemlerle Allah'ın gazabını dindirebileceklerine ilişkin boş bir ümit vermiştir. Şeytan aynı zamanda insanların kötü tutkularını uyandırmak ve körüklemek için yinelenen suçlar sayesinde onları Allah'tan uzaklaştırarak günahın zincirlerine vurmayı başarmıştır.2GS 403.5

    Allah'ın yazılı sözü, İbrani peygamberler aracılığıyla verildiği zaman, Şeytan Mesih'le ilgili bildirileri titizlikle incelemiştir. Zaferli bir kral olan Mesih'in insanlar uğruna kurban oluşunu dile getiren sözleri titizlikle taramıştır. Eski Antlaşma yazılarında 'kesime götürülen kuzudan', biçimi ve görünüşü bozularak, insana benzer yanı kalmayan kişiden söz edildiğini görmüştür (Yeşaya 53:7; 52:14). İnsanlığın Kurtarıcısı insanlarca hor görülecek, yapayalnız bırakılacak. Acılar adamı olacak, insanların yüz çevirdiği biri gibi hor görülecekti. Mazlumlara hakkını verecek, yoksulların çocuklarını kurtaracak, zalimleriyse ezecekti (Yeşaya.53:3,4;Mezmur.72:4). Bu peygamberlikler Şeytan'ın korkuyla titremesine yol açtı; ancak hedefinden dönmeye niyeti yoktu. Yahve'nin kayıp insanlık için tasarısını saptırmaya devam etmeye kararlıydı. İnsanların gözlerini mümkün olduğu kadar çok Mesih'le ilgili peygamberliklerin gerçek anlamına kapattı; böylece Mesih geldiği zaman O'nu reddetmeleri için yol açtı.2GS 404.1

    Tufandan önceki yüzyıllar boyunca Şeytan Allah'a karşı dünya çapında bir ayaklanma başlatmak için girişimlerde bulunmuştu. Ne var ki Tufanın verdiği dersler bile insanlarca unutuldu. Şeytan insanoğullarını ustaca ayartılarla adım adım isyana sürükledi. Neredeyse başarıya ulaşmak üzereydi, ama Allah'ın günahlı insanlığa yönelik tasarısı kolay kolay kenara itilemeyecekti. Yahve'nin iyilikle ilgili tasarıları Sam'in soyağacını takip eden güvenilir İbrahim'in çocukları aracılığıyla gelecek kuşaklara aktarılmalıydı. Allah'ın atadığı haberciler zaman zaman ortaya çıkıp kurban törenlerinin anlamına dikkati çektiler. Kurban düzeneğinin gelecek olan Kurtarıcıya ilişkin vaadine özellikle dikkat çektiler. Böylece dünyanın evrensel sapkınlığa düşmesine engel olunacaktı.2GS 404.2

    Ne var ki Allah'ın tasarısı kararlı düşmanlığa karşı mücadele verilerek yürütülüyordu. Gerçeğin ve doğruluğun düşmanı her yönteme başvurarak İbrahim'in soyuna yüce ve kutsal çağrılarını unutturmaya çalışıyor, onları sahte ilahlara tapınmaya yöneltiyordu. Bu gayretleri sık sık başarılı oldu. Mesih'in ilk gelişinden yüzlerce yıl önce yeryüzü karanlıkla örtülüydü. Şeytan insanın yolunu cehennemin gölgesiyle karartıyor, onu Allah'a ve gelecek dünyaya ilişkin bilgilerden yoksun bırakmaya çalışıyordu. Büyük kalabalıklar ölüm gölgesinde yaşıyordu. Onları karamsarlıktan kurtaracak tek yol kapatılmaya çalışılıyordu.2GS 404.3

    Allah'ın meshettiği Davut, bir peygamberlikte Mesih'in gelişinden söz etmiştir. Onu güneşin doğuşuna benzeyen bir sabah yıldızı olarak betimlemiştir. Hoşea, “O tan gibi şaşmadan doğacak” demiştir (Hoşea 6:3). Gün ışığı sessiz bir yumuşaklıkla yeryüzünde doğar, karanlığın gölgesini silip atar. Aynı şekilde doğruluk da kanatlarında şifayla doğacaktı (Malaki 4:2). Ölüm gölgesi ülkesinde yaşayanlar büyük bir ışık görecekti (Yeşaya 9:2).2GS 405.1

    Peygamber Yeşaya bu görkemli kurtuluşa ilişkin şöyle tanıklık etti:2GS 405.2

    Hepimiz koyun gibi yoldan sapmıştık,
    Her birimiz kendi yoluna döndü.
    Yine de Rab hepimizin cezasını ona yükledi.
    O baskı görüp eziyet çektiyse de
    Ağzını açmadı.
    Kesime götürülen kuzu gibi,
    Kırkıcıların önünde sessizce duran koyun gibi
    Açmadı ağzını (6,7.ayetler).
    2GS 405.3

    İsrail'in tarihinin Mesih'in ilk gelişinden önceki yüzyıllarda Mesih'in gelişinden peygamberlikte söz edildiği anlaşılıyordu. “Yakup'un oymaklarını canlandırmak, Sağ kalan İsraillileri geri getirmek için kulum olman yeterli değil. Seni uluslar için ışık da yapacağım. Öyle ki, kurtarışım yeryüzünün dört bucağına ulaşsın. O zaman Rab'bin yüceliği görünecek, bütün insanlar hep birlikte onu görecek. Çünkü bu sözler Rab'bin ağzından çıktı” (Yeşaya 49:6; 40:5). Vaftizci Yahya “Rab'bin yolunu düzleyin' diye çölde yükselen sesim ben” diye cesaretle konuşurken bundan söz ediyordu (Yuhanna 1:23).2GS 405.4

    Mesih'e şu vaat verilmişti: “İnsanların hor gördüğüne, ulusların iğrendiğine, egemenlerin kulu olana İsrail'in Kurtarıcısı ve Kutsalı Rab diyor ki: “Seni seçmiş olan İsrail'in Kutsalı sadık Rab'den ötürü Krallar seni görünce ayağa kalkacak, önderler yere kapanacak.” Rab şöyle diyor: “Lütuf zamanında sana yanıt vereceğim, kurtuluş günü sana yardım edecek, seni koruyacağım. Seni halka antlaşma olarak vereceğim. Öyle ki, yıkık ülkeyi yeniden kurasın, miras olarak yeni sahiplerine veresin. Tutsaklara, 'Çıkın', karanlıktakilere, 'Dışarı çıkın' diyeceksin. Yol boyunca beslenecek, her çıplak tepede otlak bulacaklar. Acıkmayacak, susamayacaklar, kavurucu sıcak ve güneş çarpmayacak onları. Çünkü onlara merhamet eden kendilerine yol gösterecek ve onları pınarlara götürecek” (Yeşaya 49:7-10).2GS 406.1

    Yahudi ulusunda Allah'a sadık olanlar, Allah bilgisinin emanet edildiği kutsal soy bu ve benzeri metinlere sarılarak imanlarını güçlendirdiler. Yoksullara müjde iletmesi, yüreği ezik olanların yaralarını sarması, tutsaklara serbest bırakılacaklarını, zindanlarda bulunanlara kurtulacaklarını ve Rab'bin lütuf yılını ilan etmesi için Mesih'in ortaya çıkışını büyük bir sevinçle beklediler (Yeşaya 61:1,2). Ancak O'nun katlanacağı acıları düşündükçe yürekleri üzüntüyle doluyordu. Kendilerini alçaltarak peygamberlik tomarının sözlerini takip ettiler:2GS 406.2

    Haberimize kim inandı?
    Rab'bin gücü kime göründü?

    O Rab'bin önünde bir fidan gibi,
    Kurak yerdeki kök gibi büyüdü.
    Bakılacak biçimden, güzellikten yoksundu.
    Gönlümüzü çelen bir görünüşü de yoktu.

    İnsanlarca hor görüldü,
    Yapayalnız bırakıldı.
    Acılar adamıydı, hastalığı yakından tanıdı.
    İnsanların yüz çevirdiği biri gibi hor görüldü,
    Ona değer vermedik.
    Aslında hastalıklarımızı o taşıdı,

    Acılarımızı o yüklendi.
    2GS 406.3

    Bizse Allah tarafından cezalandırıldığını,
    Vurulup ezildiğini sandık.
    Oysa, bizim başkaldırılarımız yüzünden onun bedeni deşildi,

    Bizim suçlarımız yüzünden o eziyet çekti.
    Esenliğimiz için gerekli olan ceza
    Ona verildi.
    Bizler onun yaralarıyla şifa bulduk.
    Hepimiz koyun gibi yoldan sapmıştık,
    Her birimiz kendi yoluna döndü.
    Yine de Rab hepimizin cezasını ona yükledi.

    O baskı görüp eziyet çektiyse de
    Ağzını açmadı.
    Kesime götürülen kuzu gibi,
    Kırkıcıların önünde sessizce duran koyun gibi
    Açmadı ağzını.

    Acımasızca yargılanıp ölüme götürüldü.
    Halkımın başkaldırısı ve hak ettiği ceza yüzünden
    Diriler diyarından atıldığını
    Onun kuşağından düşünen oldu mu?

    Şiddete başvurmadığı,
    Ağzından yalan çıkmadığı halde,
    Ona kötülerin yanında bir mezar verildi,
    Ama öldüğünde zenginin yanındaydı (Yeşaya 53:1-9).
    2GS 407.1

    Yahve'nin kendisi Zekarya aracılığıyla acı çeken Kurtarıcıdan şöyle söz etti: “Uyan, ey kılıç! Çobanıma, yakınıma karşı harekete geç. Çobanı vur da koyunlar darmadağın olsun. Ben de elimi küçüklere karşı kaldıracağım” (Zekarya 13:7). Mesih günahlı insanın yerine tanrısal adaletin altında acı çekecekti. Adaletin ne olduğunu anlayacaktı. Günahlıların bir aracı olmadan Allah'ın huzurunda durmalarının nasıl bir şey olduğunu öğrenecekti.2GS 407.2

    Kurtarıcı mezmurcu aracılığıyla kendisinden şöyle söz etmiştir:2GS 407.3

    Hakaret kalbimi kırdı, dertliyim,
    Acılarımı paylaşacak birini bekledim, çıkmadı,
    Avutacak birini aradım, bulamadım.

    Yiyeceğime zehir kattılar,
    Sirke içirdiler susadığımda (Mezmur 69:20,21).
    2GS 408.1

    Mesih kendisine yapılacak muameleyi önceden şöyle bildirmiştir: Köpekler kuşatıyor beni, kötüler sürüsü çevremi sarıyor, ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, mintanım için kur'a çekiyorlar (Mezmur 22:16-18).2GS 408.2

    Vaat edilen Mesih'in acı katlanışı ve zalimce ölümüne ilişkin bu resimler, her ne kadar üzücü olsalar da vaat yönünden zengindiler. Çünkü 'onu ezmek ve kedere koymak Rab'be hoş göründü'. Böylece günahlar için sunu olacaktı. Yahve şöyle ilan etti:2GS 408.3

    Ne var ki, Rab onun ezilmesini uygun gördü,
    Acı çekmesini istedi.
    Canını suç sunusu olarak sunarsa
    Soyundan gelenleri görecek ve günleri uzayacak.
    Rab'bin istemi onun aracılığıyla gerçekleşecek.
    Canını feda ettiği için Gördükleriyle hoşnut olacak.
    Rab'bin doğru kulu kendisini kabul eden birçoklarını aklayacak.
    Çünkü onların suçlarını o üstlendi.
    “Bundan dolayı ona ünlüler arasında bir pay vereceğim,
    Ganimeti gıçlılerle paylaşacak.
    Çünkü canını feda etti, başkaldıranlara bir sayıldı.
    Pek çoklarının günahını o üzerine aldı,
    Başkaldıranlar için de yalvardı (Yeşaya 53:10-12).
    2GS 408.4

    Mesih günahkarlara duyduğu sevgiden ötürü kurtuluşun bedelini ödedi. Çünkü kimsenin olmadığını gördü, aracılık edecek birinin olmadığına şaştı. İnsanları düşmanın gücünden çekip kurtaracak kimse yoktu. Kendi gücüyle kurtuluş sağladı, doğruluğu O'na destek oldu (Yeşaya 59:16).2GS 408.5

    İşte kendisine destek olduğum,
    Gönlümün hoşnut olduğu seçtiğim kulum!
    Ruhumu onun üzerine koydum.
    Uluslara adaleti ulaştıracak (Yeşaya 42:1).
    2GS 409.1

    O'nun yaşamından kendi çıkarlarını gözetme arayışı olmayacaktı. Dünyanın konuma, zenginliğe ve yeteneklere verdiği önem Allah'ın Oğluna yabancı olacaktı. Mesih insanların saygınlık kazanmak için başvurduğu hiçbir yöntemi kullanmayacaktı. O'nun kendisini tümüyle inkar edeceği şu sözlerde ortaya konmaktadır.2GS 409.2

    Bağırıp çağırmayacak,
    Sokakta sesini yükseltmeyecek.
    Ezilmiş kamışı kırmayacak,
    Tüten fitili söndürmeyecek.
    Adaleti sadakatle ulaştıracak (2,3.ayetler).
    2GS 409.3

    Kurtarıcı yaşadığı günlerdeki öğretmenlerin tersine kendisini insanların arasında övmeyecekti. O'nun yaşamında debdebeli şöhrete, şaşalı tapınmaya, insanların alkışını çekecek unsurlara yer olmayacaktı. Mesih Allah'ta saklı olacak, Allah'ın karakteri de Oğlu aracılığıyla gözler önüne serilecekti. Allah bilgisi olmadan insanlık sonsuza dek kaybolacaktı. Allah'ın yardımı olmadıkça insanlar giderek daha da aşağılaşacaklardı. Yaşam ve gücün kaynağı dünyayı yaratan Allah'ydı. İnsanın gereksinimleri başka türlü karşılanamazdı.2GS 409.4

    Mesih hakkında başka peygamberlikler de vardır: “Yeryüzünde adaleti sağlayana dek umudunu, cesaretini yitirmeyecek. Kıyı halkları onun yasasına umut bağlayacaklar. Kendi doğruluğu uğruna Kutsal Yasa'yı büyük ve yüce kılmak Rab'bi hoşnut etti” (4,21 .ayetler). Mesih yasanın bağlayıcı ilkelerinin önemini azımsamayacak, O'nu yüceltecekti. Aynı zamanda insanın koyduğu ve birçoklarının cesaretini kırarak Allah'a hizmetten uzaklaşmasını sağladığı ağır yükleri tanrısal ilkelerden ayıracaktı.2GS 409.5

    Yahve, Kurtarıcının göreviyle ilgili şöyle demişti: “Ben, Rab, seni doğrulukla çağırdım, elinden tutacak, seni koruyacağım. Seni halkıma antlaşma, uluslara ışık yapacağım. Öyle ki, kör gözleri açasın, zindandaki tutsakları, cezaevi karanlığında yaşayanları özgür kılasın. Ben Yahve'yim, adım budur. Yüceliğimi bir başkasına, övgülerimi putlara bırakmam. Bakın, önceden bildirdiklerim gerçekleşti. Şimdi de yenilerini bildiriyorum; bunlar ortaya çıkmadan önce size duyuruyorum” (6-9.ayetler).2GS 410.1

    Vaat edilen soy aracılığıyla İsrail'in Allahı Siyon'a kurtuluş getirecekti: “Yişay'ın kütüğünden yeni bir filiz çıkacak, kökünden bir fidan meyve verecek. Bundan ötürü Rab'bin kendisi size bir belirti verecek: İşte, erden kız gebe kalıp bir erkek çocuk doğuracak ve adını İmmanuel koyacak. Çocuk kötüyü reddedip iyiyi seçecek yaşa gelince tereyağı ve bal yiyecek” (Yeşaya 11:1; 7:14,15).2GS 410.2

    “Rab'bin Ruhu, bilgelik ve anlayış ruhu, öğüt ve güç ruhu, bilgi ve Rab korkusu ruhu O'nun üzerinde olacak. Rab korkusu hoşuna gidecek. Gözüyle gördüğüne göre yargılamayacak, kulağıyla işittiğine göre karar vermeyecek. Yoksulları adaletle yargılayacak, yeryüzünde ezilenler için dürüstçe karar verecek. Dünyayı ağzının değneğiyle cezalandıracak, kötüleri soluğuyla öldürecek. Davranışının temeli adalet ve sadakat olacak. Yişay'ın kökü halklara sancak olacak, o gün uluslar ona yönelecek. Kaldığı yer görkemli olacak” (Yeşaya 11:25,10).2GS 410.3

    Ona Her Şeye Egemen Rab şöyle diyor de: “İşte Dal diye adlandırılan adam! Bulunduğu yerde filizlenecek ve Rab'bin Tapınağı'm kuracak. Evet, Rab'bin Tapınağı'm kuracak olan O'dur. Görkemle kuşanacak, tahtında oturup egemenlik sürecek. Tahtında oturan kâhin olacak. İkisi arasında tam bir uyum olacak” (Zekarya 6:12,13).2GS 410.4

    Günah ve kirlilik için bir çeşme açılacaktı (Zekarya 13:1); insanlık kutlu çağrıyı işitecekti:2GS 410.5

    Ey susamış olanlar, sulara gelin,
    Parası olmayanlar, gelin, satın alın, yiyin.
    Gelin, şarabı ve sütü parasız, bedelsiz alın.

    Paranızı neden ekmek olmayana,
    Emeğinizi doyurmayana harcıyorsunuz?
    2GS 410.6

    Beni iyi dinleyin ki iyi olanı yiyesiniz,
    Bolluğun tadını çıkarasınız!

    Kulak verin, bana gelin.
    Dinleyin ki yaşayasınız.
    Ben de sizinle sonsuz bir antlaşma,
    Davut'a söz verdiğim kalıcı iyilikleri içeren bir antlaşma yapayım (Yeşaya 55; 1-3).
    2GS 411.1

    İsrail'e şu vaat verilmişti: “Bakın, onu halklara tanık, önder ve komutan yaptım. Tanımadığınız ulusları çağıracaksınız, sizi tanımayan uluslar koşa koşa size gelecek. Allahınız Rab'den, İsrail'in Kutsalı'ndan ötürü gelecekler. Çünkü Rab sizleri yüceltecek” (4,5.ayetler).2GS 411.2

    “Doğruluğum yaklaştı, uzak değil; kurtarışım gecikmeyecek. Güzelliğim olan İsrail için Siyon'u kurtaracağım” (Yeşaya 46:13).2GS 411.3

    Mesih yeryüzündeki hizmeti sırasında sözleri ve eylemleriyle insanlığa Baba Allah'm yüceliğini gösterecekti. O'nun yaşamındaki her eylem, söylediği her söz, yaptığı her mucize günahlı insanlığa Allah'ın sınırsız sevgisini gösterecekti.2GS 411.4

    Ey Siyon'a müjde getiren,
    Yüksek dağa çık!
    Ey Yeruşalim'e müjde getiren,
    Yükselt sesini, bağır,
    Sesini yükselt, korkma.
    Yahuda kentlerine, “İşte, Allahınız!” de.

    İşte Rab Yahve gücüyle geliyor,
    Kudretiyle egemenlik sürecek.
    Ücreti kendisiyle birlikte,
    Ödülü önündedir.
    Sürüsünü çoban gibi güdecek,
    Kollarına alacak kuzuları,
    Bağrında taşıyacak;
    Usul usul yol gösterecek emziklilere
    2GS 411.5

    (Yeşaya 40:9-11).2GS 411.6

    O gün sağırlar kitabın sözlerini işitecek,
    Körler koyu karanlıkta görecek.
    2GS 411.7

    Düşkünlerin Rab'de buldukları sevinç artacak,
    Yoksullar İsrail'in Kutsalı sayesinde coşacak.
    Yoldan sapmış olanlar kavrayışa,
    Yakınıp duranlar bilgiye kavuşacaklar (Yeşaya 29:18,19,24).
    2GS 412.1

    Böylece hem atalar ve peygamberler hem de simgeler ve benzetmelerle Allah dünyayı günahtan kurtaracak olan kişinin geleceğini bildirmişti. Çok sayıda peygamberlik çağların özleminin gelişine işaret etmişti ( Haggay 2:7). O'nun doğum yeri ve görüneceği zaman bile titizlikle belirtilmişti.2GS 412.2

    Davut'un Oğlu, Davut'tın kentinde dünyaya gelecekti. Mika peygamber şöyle duyurmuştur: “Ama sen, ey Beytlehem Efrata, Yahuda boylan arasında önemsiz olduğun halde, İsrail'i benim adıma yönetecek olan senden çıkacak. Onun kökü öncesizliğe, zamanın başlangıcına dayanır”(Mika 5:2).2GS 412.3

    Kurtarıcının ilk geliş zamanı ve yaşam etkinliği Cebrail aracılığıyla Daniel'e bildirilmişti. “Başkaldırıyı ortadan kaldırmak, günaha son vermek, stıçu bağışlatmak, sonsuza dek kalıcı doğruluğu sağlamak, görüm ve peygamberliği mühürlemek, en Kutsal'i meshetmek için senin halkına ve kutsal kentine yetmiş hafta kadar zaman saptanmıştır” (Daniel 9:24). Peygamberlikte bir gün bir yıla eşittir (Bkz. Sayılar 14:34; Hezekiel 4:6). Yetmiş hafta ya da yüz doksan gün, dört yüz doksan yılı temsil etmektedir. Bu dönemin başlangıç noktası belirtilmiştir: “Yeruşalim'i yeniden kurmak için buyruğun verilmesinden, meshedilmiş olan önderin gelişine dek yedi ve altmış iki hafta geçecek” (Daniel 9.25). Altmış dokuz hafta, dört yüz seksen üç yıla denk gelmektedir. Kudüs'ü yeniden kurma buyruğu Artahşasta Longimanus tarafından İ.Ö.457 yılının sonbaharında yürürlüğe konulmuştur (Bkz. Ezra 6:14; 7:1,9). Bu tarihe dört yüz seksen üç yılı eklendiğinde İ.S.27 yılına gelinmektedir. Peygamberliğe göre Mesih bu yılda görünecekti. İsa 27. yılda vaftiz olduğunda Kutsal Ruh'un meshedişini alınıştır. Sonra da zamanın dolduğunu ilan etmiştir ( Markos 1:15).2GS 412.4

    Melek daha sonra şöyle ekledi: “Gelecek önder birçoklarıyla bir haftalık sağlam bir antlaşma yapacak.” Kurtarıcı ruhsal hizmete başladıktan yedi yıl sonra müjde öncelikle Yahudilere iletildi. Bu hizmeti Mesih üç buçuk yıl boyunca yürütmüş, sonra da elçiler devralmıştır. “Haftanın yarısı geçince, kurbanı da sunuyu da kaldıracak”(Daniel 9:27). İ.S.31. yılın ilkbaharında gerçek kurban olan Mesih çarmıha gerilmiştir. Bunun ardından tapmak perdesi yırtılmış, kurbanlara dayanan törenlerin geçerliliği kalmamıştır. Dünyadaki kurbanlık sistemi böylece sona ermiştir. Yedi yıllık süre İ.S.34 yılında sona etmiştir. Yahudiler İstefan'ın taşlanmasıyla müjdeyi reddetmişler, öğrenciler sözü duyurmak için her yere dağılmışlardır (Elçilerin İşleri 8:4). Bundan kısa bir süre sonra da Saul iman ederek Pavlus olmuş ve müjdeyi Yahudi olmayan uluslara duyurmuştur.2GS 413.1

    Kurtarıcının gelişini aktaran birçok peygamberlik, İbranileri beklentiyle doldurmuştur. Birçokları vaatlere kavuşamadan imanla ölmüştür. Ancak geleceğe baktıklarında iman etmişler, yeryüzünde yabancılar ve garipler olarak yaşadıklarını itiraf etmişlerdir. Hanok'un günlerinden beri Mesih'in gelişiyle ilgili vaatler atalar ve peygamberler tarafından canlı tutulmuştur.2GS 413.2

    Allah ilk gelişin tam zamanını ilk başta açıklamamıştı; Daniel bu peygamberliği verdiği zamanda birçokları doğru anlamamıştı.2GS 413.3

    Aradan yüzyıllar geçti ve nihayet peygamberlerin sesleri sustu. Zalimin eli İsrail'in üzerinde ağırlaştı. Yahudiler Allah'tan uzaklaştıkça ümit geleceği aydınlatmaya son verdi. Peygamberlerin sözleri birçokları tarafından yanlış anlaşıldı. İmanda güçlü kalınası gerekenler bile “Günler geçiyor, her görüm boşa çıkıyor” demeye başladılar (Hezekiel 12:22). Ne var ki Mesih'in gelişine ilişkin göklerin tasarısı değişmemişti. “Ama zaman dolunca Allah, Yasa altında olanları özgürlüğe kavuşturmak için kadından doğan, Yasa altında doğan öz Oğlunu gönderdi. Öyle ki, bizler oğulluk hakkını alalım” (Galatyalılar 4:4,5).2GS 413.4

    İnsanlık dersi kendi dilinde almalıdır. Antlaşmanın habercisi konuşmalıdır. O'nun sesi kendi tapınağında işitilmelidir. Gerçeği yaratan Rab insanların sözlerindeki gerçeği yalandan ayırmalıdır. Allah yönetimin ve kurtuluş tasarısının ilkeleri açıkça tanımlanmalıdır. Eski Antlaşmadaki dersler insanların önüne açıkça konulmalıdır.2GS 414.1

    Kurtarıcı insan özü alarak göründüğü zaman lütuf hizmetine başladı. Şeytan sadece onun topuğuna zarar verebildi. Oysa Mesih, alçalarak ve acı çekerek düşmanının başını ezdi. Günahın acıları günahsız Mesih'in üzerine döküldü. Böylece O günahkarların cezasını kendisi çekerek onların borcunu ödedi ve insanlığı zincire vuran tutsaklığa son verdi. O'nun yaşadığı her acı, işittiği her hakaret insanlığın kurtuluşuna yaradı.2GS 414.2

    Şeytan Mesih'i ayartarak O'nun mükemmel paklığına leke sürmeyi başarabilseydi, bütün insanlığı kazanmış olacaktı. Ancak kötülüğün kralı sıkıntıya sokma yetkisine sahip olsa da yok edemez. Acı verebilir, ama kirletemez. Şeytan Mesih'in yaşamını uzun bir sıkıntı ve mücadele yolculuğu haline getirmiştir, ancak yaptığı her saldırısı insanlığın üzerindeki boyunduruğun biraz daha çözülmesine yol açmıştır.2GS 414.3

    Kurtarıcımız karanlıklarının kralının çöldeki, Getsemani bahçesindeki ve çarmıhtaki ayartmalarına silahlarla karşılık vermiştir. O'nun yaraları insanlığın zaferi olmuştur. Mesih çarmıhta acı çekerken, kötü ruhlar ve insanlar sevinirken, O'nun topuğu gerçekten de Şeytan tarafından yaralanmıştır. Ancak aynı eylemle yılanın başı da ezilmiştir. Ölüm aracılığıyla, ölüm gücüne sahip olan İblis alt edilmiştir (İbraniler 2:14). Bu eylem isyancı Şeytan'm geleceğini belirlemiş ve kurtuluş tasarısını kesinleştirmiştir. Mesih ölüm aracılığıyla onun gücüne galip gelmiş ve ölümden dirilerek tüm izleyicilerine mezarın kapısını kapatmıştır. Bu son mücadelede, “Seninle kadını, onun soyuyla senin soyunu birbirinize düşman edeceğim. Onun soyu senin başını ezecek, sen onun topuğuna saldıracaksın” sözleri gerçekleşmiştir (Yaratılış 3:15).2GS 414.4

    Sevgili kardeşlerim, daha şimdiden Allah'ın çocuklarıyız, ama ne olacağımız henüz bize gösterilmedi. Ne var ki, Mesih göründüğü zaman O'na benzer olacağımızı biliyoruz. Çünkü O'nu olduğu gibi göreceğiz (l.Yuhanna 3:2). Kurtarıcımız en günahlı, en çok ihtiyaç içinde olan, en çok ezilen ve hor görülenler için Baba'ya giden yolun kapısını açmıştır.2GS 415.1

    Ya Rab, sensin benim Allahım,
    Seni yüceltir, adını överim.
    Çünkü sen eskiden beri tasarladığın harikaları
    Tam bir sadakatle gerçekleştirdin (Yeşaya 25:1).
    2GS 415.2

    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents