Bölüm 48—“Güçle, Kuvvetle Değil”

Zekarya, Yeşu ve meleğe ilişkin görümden hemen sonra Zerubbabil'in etkinliğine ilişkin bir bildiri aldı. “Benimle konuşan melek yine geldi ve uykudan uyandırır gibi beni uyandırdı. 'Ne görüyorsun?' diye sordu. 'Som altın bir şamdan görüyorum' diye yanıtladım, 'tepesinde zeytinyağı için bir tas, üzerinde yedi kandil, kandillerde yedişer oluk var. Ayrıca şamdanın yanında, biri zeytinyağı tasının sağında, öbürü solunda iki zeytin ağacı da var.'”2GS 351.1

Benimle konuşan meleğe, 'Bunların anlamı nedir, efendim?' diye sordum. Melek, 'Bunların anlamını bilmiyor musun?' diye karşılık verdi. 'Hayır, efendim' dedim. Bunun üzerine şöyle dedi: 'Rab Zerubbabil'e, 'Giiçle kuvvetle değil, ancak benim Ruhum'la başaracaksın' diyor. Böyle diyor Her Şeye Egemen Rab.”2GS 351.2

Meleğe, 'Şamdanın sağındaki ve solundaki bu iki zeytin ağacı nedir?' diye sordum, 'Altın gibi yağ akıtan iki altın oluğun yanındaki bu iki zeytin dalı nedir?' 'Bunların anlamını bilmiyor musun?' diye karşılık verdi. 'Hayır, efendim' dedim. Melek, 'Bunlar bütün dünyanın Rabbi'ne hizmet eden, yağla kutsanmış iki kişidir' diye açıkladı” (Zekarya 4:1 -6; 11-14).2GS 351.3

Bu görümde Allah'ın huzurunda duran iki zeytin ağacından edinilen altın zeytinyağı altın tüplerle damıtılarak şamdana aktarılmaktadır. Tapınağın şamdanları parlak ve sürekli bir ışık verebilmeleri için bu yağla beslenmektedir. Allah'ın huzurunda duran meshedilmiş kişiler aracılığıyla tanrısal ışık, sevgi ve güç O'nun halkına iletilmektedir. Onlar da bundan kaynaklanan ışığı, sevinci ve tazeliği başkalarına iletmektedir. Bu yolla zenginleşenler, başkalarını da Allah sevgisinin hazineleriyle zenginleştirmeye gayret göstermektedir.2GS 351.4

Rab'bin evini yapan Zerubbabil çok çeşitli güçlüklerle karşılaşmıştı. Düşmanları en baştan Yahuda halkını zayıflatarak binanın yapımını zora sokmuşlardı (Ezra 4:4,23). Ne var ki Rab bu duruma işçiler için müdahale etmişti ve şimdi de peygamberi aracılığıyla Zerubbabil'e sesleniyordu: “Sen kim oluyorsun, ey ulu dağ? Zerubbabil'in önünde bir düzlük olacaksın! O tapınağın son taşını çıkarırken, halk da, 'Ne güzel, ne güzel!' diye bağıracak” (Zekarya 4:7).2GS 351.5

Allah halkının önüne tarih boyunca zorluklar ve güçlüklerden oluşan çok büyük dağlar çıkmıştır. Bunlar Göklerin tasarılarını gerçekleştirmeye çalışanlara engel olma hedefini taşımışlardır. Rab imanı sınamak için bu engellere izin vermektedir. Böyle durumlarda, her yandan kuşatılmamıza rağmen her şeyden çok Allah'a ve O'nun Kutsal Ruhunun gücüne güvenmeliyiz. Canlı imanın uygulanması ruhsal gücü geliştirecek ve bizi sarsılmaz bir güvene kavuşturacaktır. Böylece kişi zafer kazandıran bir güce sahip olacaktır. Şeytan tarafından imanlının yoluna konan engeller ortadan kalkacak, çünkü göklerin güçleri onun yardımına koşacaktır. “Sizin için imkansız hiçbir şey olmaz” (Matta 17:20).2GS 352.1

Dünyanın yolu böbürlenme ve kibirlenmeyle başlar. Allah'ın yolu ise gündelik küçük şeylerde gerçeğin ve doğruluğun yüce zaferini göstermektedir. Rab bazen işçilerini hayal kırıklığı ve açık başarısızlıkla dener. O'nun amacı işçilerinin zorluklara egemen olmayı öğrenmeleridir.2GS 352.2

İnsanlar sık sık önlerine çıkan zorluklar ve engeller yüzünden yıkılma ayartısıyla karışlaşırlar. Ancak sona dek güvenmeye devam ederlerse, Allah onların yolunu açacaktır. Onlar zorluklarla mücadele ederken başarıya kavuştuklarını göreceklerdir. Zerubbabil'in yılmaz ruhunun ve sarsılmaz imanının önünde zorluklardan oluşan dev dağlar düzlendi. Temeli atan ellerin binayı da bitireceği duyuruldu. “O tapınağın son taşını çıkarırken, halk da, Ne güzel, ne güzel! diye bağıracak” (Zekarya 4:9,7).2GS 352.3

İnsan gücü imanlılar topluluğunu kurmadığı gibi yok da edemez. İmanlılar topluluğu insan gücüne değil çağların kayası olan Mesih'e dayanarak kurulmuştur ve cehennemin kapıları ona karşı direnemeyecektir (Matta 16:18). Allah'ın varlığı imanlılar topluluğunun davasını ayakta tutar ve devam ettirir. “Önderlere, sizi kurtaramayacak insanlara güvenmeyin” (Mezrnur 146:3). “Bana dönüp huzur bulun, kurtulursunuz. Kaygılanmayın, bana güvenin, güçlü olursunuz” (Yeşaya 30:15). Allah'ın yüce etkinliği doğruluğun sonsuz ilkelerini oluşturmuştur ve bunlar asla boşa gitmeyecektir. “Güçle kuvvetle değil, ancak benim Ruhum'ia başaracaksın,” böyle diyor Her Şeye Egemen Rab (Zekarya 4:6).2GS 352.4

Zerubbabil'in tapınağın temelini attığı gibi son taşını da koyacağına ilişkin vaat gerçekleşmiştir (9.ayet). Peygamber Hagay ile İddo oğlu Zekeriya'nın yaptıkları peygamberlik sayesinde Yahudi ileri gelenleri yapım işlerini başarıyla ilerlettiler. İsrail Allahı'nın buyruğu ve Pers kralları Koreş'in, Darius'un, Artahşasta'nın buyrukları uyarınca tapınağın yapımını bitirdiler. Tapmak Kral Darius'un krallığının altıncı yılı, Adar ayının üçüncü günü tamamlandı (Ezra 6:14,15).2GS 352.5

Onarılan tapmak adandıktan kısa bir süre sonra İsrail halkı - kâhinler, Levililer ve sürgünden dönenlerin tümü -Allah'ın Tapınağı'nın adanmasını sevinçle kutladılar. Allah'ın Tapınağı'nın adanması için yüz boğa, iki yüz koç, dört yüz kuzu kurban ettiler. Oymakların sayısına göre, bütün İsrailliler için günah sunusu olarak on iki teke sundular. Sürgünden dönenler birinci ayın on dördüncü günü Fısıh Bayramı'n kutladılar (16,17,19.ayetler).2GS 353.1

İkinci tapmak ihtişamda birincisine eşit değildir, ilk tapınağın adanması sırasında olduğu gibi Allah'ın varlığının göksel belirtileri görünmemişti. Yeni dikilen tapmağı yücelik bulutu doldurmamıştı. Sunaktaki kurbanı gökten gelen ateş yakıp tüketmemişti. Allah'ın yüceliği bu tapınağın en kutsal yerindeki keruvların arasında değildi. Sandık, merhamet kürsüsü ve tanıklık masalarından eser yoktu. Yahve'nin isteğini araştıran kahine göklerden bir belirti gösterilmemişti.2GS 353.2

Ne var ki Rab'bin Hagay peygamber aracılığıyla bildirdiği bina buydu: “Yeni tapınağın görkemi, öncekinden daha büyük olacak. Buraya esenlik vereceğim. Bütün ulusları sarsacağım, değerli eşyalarını buraya getirecekler. Ben de bu tapmağı görkemle dolduracağım” (Hagay 2:9,7). İnsanlar yüzyıllar boyunca Hagay'a verilen vaatlerin nasıl gerçekleştiğini sorgulamışlardı. Ancak bütün ulusların arzusu olan Nasıralı İsa'nın gelişiyle bu vaatler gerçekleşmiştir. İsa tapmağı kutsal kılmıştır, ama birçoklan bunun özel anlamını görmemektedir. Gurur ve inançsızlık peygamberlik sözlerinin gerçek anlamını görmelerini engellemektedir.2GS 353.3

İkinci tapmak, Yahve'nin yüceliğini simgeleyen bulutla değil, Allahlığın bütün doluluğunu barındıran, insan bedeninde Allah'ın kendisi olarak gelen İsa'da gerçekleşmiştir (Koloseliler2:9; 1 .Timoteyus3:16). İkinci tapınak, Mesih'in kişisel varlığıyla onurlandırılmış ve bu nedenle ihtişamı birinci tapınağı aşmıştır. Bütün ulusların Rabbi gerçekten de tapınağına gelmiş ve kutsal avlularda öğretiş vererek hastaları iyileştirmiştir.2GS 353.4