Loading...
Larger font
Smaller font
Copy
Print
Contents

Geçmişten Sonsuzluğa - 1. Cilt

 - Contents
  • Results
  • Related
  • Featured
No results found for: "".
  • Weighted Relevancy
  • Content Sequence
  • Relevancy
  • Earliest First
  • Latest First
    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents

    Putperestlerin İlahları Tanrı'nın Sandığının Önünde Duramıyor

    Filistinlilier zaferle Tanrı'nın Sandığı'nı ele geçirdikten sonra, onu Even-Ezer'den Aşdot'a götürdüler. Tanrı'nın Sandığı'nı Dagon Tapınağı'na taşıyıp Dagon heykelinin yanına yerleştirdiler. Sandığa eşlik eden gücün artık kendilerinin olduğunu sanıyorlardı. Bu güç, Dagon'un gücüyle birleşip onları yenilmez kılacaktı.1GS 335.4

    Ancak ertesi gün tapınağa girdiklerinde dehşete kapıldılar. Dagon Yahve'nin sandığı önünde yüzüstü yere kapanmıştı. Kahinler ilahlarını saygıyla kaldırıp yerine koydular.1GS 335.5

    Ama ertesi sabah erkenden kalktıklarında, Dagon'u yine Rab'bin Sandığı'nın önünde yüzüstü yere düşmüş buldular. Bu kez Dagon'un başıyla iki eli kırılmış, eşiğin üzerinde duruyordu; yalnızca gövdesi kalmıştı. Bu putun üst kısmı insana, alt kısmı ise balığa benziyordu. İnsana benzeyen kısmı kırılmıştı. Kahinler ve halk dehşete düştüler. Bunun kötü bir işaret olduğunu anladılar. Hem kendileri hem de ilahları için İbranilerin Tanrısının felaket getirmekte olduğunu fark ettiler. Sandığı tapınaktan kaldırıp ayrı bir binaya tek başına koydular.1GS 335.6

    Aşdotlular acı verici, ölümcül bir hastalığın pençesine düştüler. Mısır'ı sarsan hastalıkları hatırladıklarından bu olayı aralarındaki sandığa bağladılar. Sandığı Gat'a götürmeye karar verdiler. Aynı has-talık orada da baş gösterince sandığın Ekron'a götürülmesi kararlaştırıldı. Bu kentin halkı büyük bir tepki gösterdi: “Bizi ve halkımızı yok etmek için İsrail Tanrısı'nın Sandığı'nı bize getirdiler!” diye bağırdılar.1GS 335.7

    Bütün Filist beylerinitoplayarak, “İsrail Tanrısı'nın Sandığı'nı buradan uzaklaştırın” dediler, “Sandık yerine geri gönderilsin; öyle ki, bizi de halkımızı da yok etmesin.” Çünkü kentin her yanını ölüm korkusu sarmıştı. Tanrı'nın onlara verdiği ceza çok ağırdı. Sağ kalanlarda urlar çıktı. Kent halkının haykırışı göklere yükseldi.1GS 336.1

    Sandığı evlerine almaktan korkan insanlar onu açık bir alana çıkardılar. Ne var ki o zaman da bütün yöreyi fareler bastı ve toprağın ürünü mahvoldu. Bütün ulus ağır bir yıkımla karşı karşıyaydı.1GS 336.2

    Tanrı'nın sandığı yedi ay boyunca Filistin'de kaldı. İsrailliler onu geri almak için hiçbir girişimde bulunmadılar. Ama Filistinliler bir an önce sandıktan kurtulmak istiyorlardı. Sandık onlara güç vermek yerine yük olmuş ve ağır bir lanet getirmişti. Buna rağmen ne yapacaklarını bilmiyorlardı. Halk, ulusun önderlerini, kahinlerini ve falcılarını çağırttı; “Rab'bin Sandığı'nı ne yapalım? Onu nasıl yerine göndereceğimizi bize bildirin” dediler. Kâhinlerle falcılar, “İsrail Tanrısı'nın Sandığı'nı geri gönderecekseniz, boş göndermeyin” diye yanıtladılar, “O'na bir suç sunusu sunmalısınız. O zaman iyileşecek ve O'nun sizi neden sürekli cezalandırdığını anlayacaksınız.”1GS 336.3

    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents